Sanayi Türkiye’nin Atık Isı Potansiyelinin Yüzde 42’sini Oluşturuyor
Türkiye’nin atık ısı potansiyelinin en büyük bölümü yüzde 42 ile sanayi sektöründen geliyor. ESCON Enerji CEO’su Onur Ünlü, 18 Mart Küresel Geri Dönüşüm Günü’nde yaptığı açıklamada, demir-çelik, çimento, seramik ve inşaat malzemeleri üretimi gibi yüksek sıcaklıkta çalışan tesislerde yapılan yatırımlarla tesisin elektriğinin yüzde 10’una kadar olan kısmının atık ısıdan karşılanabileceğini belirtti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2022 verilerine göre, Türkiye’nin yıllık 160 bin terajul atık ısı potansiyelinin yüzde 42’si sanayi sektöründen gelirken, bunu yüzde 40 ile termik santraller ve yüzde 18 ile ticari binalar takip ediyor. Bu potansiyel, yılda 4 milyon binek aracın trafikten kaldırılmasına denk bir emisyon azaltımını sağlayabilirken, aynı zamanda sanayi işletmelerine elektrik üretme ve döngüsel ekonomiye katkıda bulunma fırsatı sunuyor.
Onur Ünlü, atık ısının geri kazanılmasıyla üretimde kaynak kullanımının en aza indirildiğini ve böylece temiz enerjinin sağlandığını belirtti. Özellikle demir-çelik, çimento ve seramik tesislerindeki yüksek sıcaklık kullanımından kaynaklanan atık ısı, elektriğin bir kısmını karşılayarak yenilenebilir enerji kaynağı olarak değerlendirilebilir. Bu tür yatırımlar, enerji verimliliğini artırarak 2030’a kadar 100 milyon ton emisyon azaltımı hedefine de katkı sağlayabilir.
Atık ısıdan elektrik üretiminin maliyetleri düşürdüğünü ve emisyonları azalttığını vurgulayan Ünlü, bu sistemin SKDM ve ETS gibi düzenlemelerden etkilenen sektörlere avantaj sağladığını belirtti. Ayrıca, atık ısıdan elektrik üretmek isteyen işletmeler için hibe, destek ve EPS gibi finansman olanaklarının bulunduğunu da ifade etti.
ESCON Enerji CEO’su, atık ısıdan elektrik üretimi için kurulan sistemlerin 5 yılda kendini amorti ettiğini ve işletmelerin bu alanda ESCO’larla veya devlet destekleriyle çalışabileceğini söyledi. Aynı zamanda OSB’lerin yönetimleri ile iş birliği yaparak yeşil OSB’ler oluşturmanın önemine dikkat çekti.
Ünlü, endüstriyel simbiyoz kapsamında atık ısı ve suyun da değerlendirilebileceğini belirterek, fabrikalar arasında sıcak su ve buhar ticaretinin sürdürülebilirliğe katkı sağlayacağını vurguladı. Bu tarz iş birliklerinin OSB’ler içinde kaynak verimliliğini artıracağını ve emisyonları azaltacağını belirtti.
İstanbul’dan bildirildi.
